Haziran ayındaki genel konseyde TİM Lideri seçilen Mustafa Gültepe, medya temsilcileri ile yaptığı toplantıda aktüel hususlarla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
ABD’nin teknik olarak resesyona girdiğine, Türkiye’nin en kıymetli pazarı pozisyonundaki AB ülkelerinde de daralma tesirlerinin görülmeye başlandığına dikkati çeken Gültepe, mevcut durumun meçhullüğü beraberinde getirdiğini söyledi.
Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 48,4’ünü, yani neredeyse yarısını AB ülkeleri ve ABD’ye yaptığını belirten Gültepe, “Avrupa piyasalarındaki kaygıların ve global iktisadın genel gidişatındaki değişmelerin ihracatımıza mümkün tesirlerini önümüzdeki 3 ayda çok daha net bir halde görebileceğiz.” sözünü kullandı.
Gültepe, 2023’ün birinci yarısının güç krizi ile sakinliğin en çok hissedileceği periyot olacağına işaret ederek, şöyle devam etti:
“Neredeyse tüm dünyada merkez bankaları nakdî sıkılaşmaya gitti ve buna devam edeceklerinin sinyallerini veriyorlar. Bu durumda en büyük pazarımız olan Avrupa’da talebin baskılanması ihracatımızı olumsuz etkileyebilir. Öte yandan, mali sıkılaşma Avrupa’daki arzda da azalmaya yol açacak. Hakikaten üretimin düşmeye başladığını gösteren işaretler geliyor. Avrupa, başta taban fiyat düzenlemesi olmak üzere, çeşitli siyasetlerle nakdî sıkılaşmanın neden olacağı alım gücü kaybının önüne geçmeye çalışıyor. Hane halklarının alım gücündeki düşüş hudutlu kalır ve Avrupa’da üretim daralmaya devam ederse bu durum kimi kesimlerimizde ihracatımızı olumlu istikamette etkileyebilir. Ocak-ağustos periyodunu amaçlarımız doğrultusunda 165,7 milyar dolar ihracatla tamamladık. Son 12 ayın tamamında aylık ihracat rekoru kırdık. Tüm gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Avrupa ve ABD başta olmak üzere global ekonomilerdeki resesyon ve belirsizliğe karşın, 2022 yılı için öngördüğümüz 250 milyar dolarlık ihracat gayemizi tutturacağımıza inanıyorum.”
“FİNANSMANA ERİŞİM KOLAYLIĞI BU SÜREÇTE KİLİT ROL OYNUYOR”
Mustafa Gültepe, Türkiye’nin ihracatını en kısa müddette 300 milyar doların üzerine çıkarmayı hedeflediklerini belirterek, bu gayeye ulaşılabilmenin yolunun kapasite artırıcı yatırımdan geçtiğini vurguladı.
Yatırım için ihracatçının finansmana gereksiniminin giderek arttığını aktaran Gültepe, şunları kaydetti:
“Kullanılan kredilerin dövize gitmesi kaygısıyla birtakım düzenlemeler yapılıyor. Son düzenlemelerin akabinde ticari kredi faizlerinde 10 puana yakın bir gerileme oldu. Fakat bankalar zarurî karşılık kararı nedeniyle kredi kullandırma konusunda isteksiz görünüyorlar. Reeskont kredilerinin kullanımında, ihracat gelirlerinin yüzde 70’ini Türk lirasına çevirme şartı nedeniyle firmalarımız bu kredileri kullanmaktan kaçınıyorlar.
Dış ticaret yapan firmalar için bunlar yönetilmesi sıkıntı süreçler, zira ihracatçı firmalarımız tıpkı vakitte ithalat da yapıyorlar. Eximbank kredilerinin sonlu olması, Merkez Bankası’nın kısıtlı ölçüde reeskont kredisi kullandırması, TL kredilerde firmaların döviz varlığıyla ilgili kısıtlamalar, finansmana erişim konusunda zorlukları oluşturuyor. Farklı tasalarla kredi kaynaklarını dövize dönüştürenler olabilir. Lakin telaşlı azınlığın yaptığı yanlışların cezasını tüm ihracatçılarımızın ödemesi ülkemiz ismine hakikat değil. Karar alıcıların güçlü bir süreç yönettiğinin şahsen şahidiyim. Fakat bu kuvvetli süreçten ülkemizi selamete çıkarabilmemiz için yatırım, üretim ve ihracattan diğer seçenek görünmüyor. Finansmana erişim kolaylığı bu süreçte kilit rol oynuyor.”
“DEĞİŞİM VE DÖNÜŞÜMÜ FIRSATA ÇEVİREBİLMEK İÇİN SÜRATLİ HAREKET ETMELİYİZ”
TİM Lideri Gültepe, salgın ile birlikte global iktisadın büyük bir değişim ve dönüşüm sürecine girdiğini, Türkiye’nin bu süreci fırsata çevirebilmesi için çok süratli hareket etmek durumunda olduklarını söyledi.
Yeni periyotta sürdürülebilir ve etraf dostu üretimin büyük değer kazandığını lisana getiren Gültepe, “Bu alanlarda mevcut mevzuat ve kamu dayanaklarının şimdi kâfi olduğunu söyleyemeyiz. Bununla birlikte Sürdürülebilirlik Aksiyon Planı yayınlandı ve ayrıntılandırılıyor. Devletimizin ve hükümetimizin bu mevzuda iradesinin olması çok değerli.” değerlendirmesinde bulundu.
Gültepe, sürecin en verimli formda yürütülmesi için ihracatçıların taleplerini, “Firmaların yeşil dönüşüm hedefi ile yapacakları tüm yatırımlar, bölge ve bölüm fark etmeksizin özel bir yatırım teşvik düzenlemesi ile desteklenmeli. Avrupa Birliği’nin hudutta karbon vergisi düzenlemesinin yaratacağı ek maliyeti en aza indirmek için, öncelikli muhatap kesimlerde ahenk desteklenmeli, karbon piyasaları kurulmalı, yeşil finansman imkanları genişletilmeli. İhracatçılarımız uzun vadeli yatırım kredileri ile desteklenmeli. Firmaların yeşil dönüşümü sağladıklarına ait sertifikalandırma yapılmalı, gerekli testler için alt yapı kurulmalı.” halinde sıraladı.
“TÜRKİYE’Yİ İHRACATTA BİRİNCİ 10 ÜLKE ORTASINA SOKMA VİZYONU İLE ÇALIŞACAĞIZ”
TİM Lideri Mustafa Gültepe, misyona başladıktan sonra TİM’in vizyonunu ve misyonunu tekrar gözden geçirdiklerini kaydetti.
Türkiye’yi en çok ihracat yapan 10 ülke ortasına sokma vizyonu ile çalışacaklarını bildiren Gültepe, “Bu vizyon doğrultusunda, kısa, orta ve uzun vadeli gayelerimizi belirledik. Gayelerimizi gerçekleştirmek için birliklerimizin global ticaret trendlerini daima tahlil ederek fırsatları ihracatçılarımızın gündemine sunmalarını sağlayacağız. Türkiye’nin ihracat potansiyelinin global pazarlarda bilinirliliğini artırıcı faaliyetleri destekleyeceğiz. Birliklerimizden gelen taleplerin karşılanması ve problemlerin tahlili için ilgili paydaşlarla uyumu sağlayacağız.” diye konuştu.
2022’nin ocak-ağustos devrinde ünite ihracat bedelinin evvelki yılın birebir periyoduna nazaran yüzde 16,7 artışla 1,44 dolar düzeyine ulaştığını belirten Gültepe, “Mevcut pazarlarımızda derinleşmek ve yeni pazarlara açılmak istiyoruz. Bu amaç doğrultusunda 27 kesimimiz için çalışma kümelerini oluşturduk. Tüm sektörel birliklerimiz gayelerini, gereksinimlerini, projelerini ortaya koyacak. TİM olarak biz bu çalışmaların uyumunu üstleneceğiz.” tabirlerini kullandı.
Fuarlar ve ticaret heyetleri ile ihracatçıları potansiyel alıcılarla buluşturmaya devam edeceklerini söyleyen Gültepe, her ay ticaret heyetlerinin olacağını, bir ay yakın bir ay uzak ülkelere ticaret heyetleri düzenleyeceklerini kelamlarına ekledi.